Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Namütenahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Elhak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten
- İbare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözce
- Biriktirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Tutmak, Yığmak
- Fasılasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasız, Aralıksız, Biteviye, Ayırmak, Bölmek, Çözmek
- Yorumlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yorulmak
- Binek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binilen
- Sersemlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sangılamak
- Muaraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga
- Yerel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Mahalli, Lokal, Mevzii
- Çiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sidik
- Ukmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Düşünmek, Paykamak
- Bayrak Direği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönder
- Köstek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Cidar, Engel
- Adlı Sanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Bertaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Yana, Şöyle Dursun
- Bordro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel, Siyahe
- Ölçü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Çap, Değer, Ebat, İtibar, Miktar, Mikyas, Miyar, Ölçüt, Tartı, Vezin
- Kanış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat, Kanı
- Bulunmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymetli, Nadir
- Ajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Fürumaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
- Et Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Enayi, Kaba
- Nim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarı
- Alıntılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak
- Sıvamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Okşamak, Sıvalamak, Sıvazlamak
- Cahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Nadan, Bilmez, Toy
- Trafik Magandası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otoş
- Mundar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murdar, Kirli, Pis
- O An kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Mucrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Emeksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Kolay
- İş Kadını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
- Adres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunak, Unvan
- İşçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş
- Erkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri Gelenler, Üstler, Büyükler, Kurallar, Yol, Yöntem, Temeller, Esaslar
- Atılım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamle, Atılış, Savlet, Hücum, Atak
- Sönümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfa Etmek
- Savulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Yana Çekilmek
- Pirüpak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertemiz, Lekesiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü