Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mümtaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Ayrıcalıklı, Üstün
- Kohumbazlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- İçre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrem
- Renkküre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kromosfer
- Yedinci Sanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
- Olgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
- Doyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinme, Soğum, Kanaat, Tatmin
- Sinyal Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korna Çalmak
- Yavşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit yavrusu, Sirke, Geveze, Yılışık Kimse
- Hayme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmalık
- Vesvese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, İşkil, Evham, Kuşku
- Zanaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişe, Sanat, Sınaat
- Kakınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfke
- Ekinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Rençper
- Hakaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılama, Taşlama, Onur Kırma
- Çeşmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Tandans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim
- Malumat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Veri, Sorak
- Abdarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Letafetlilik, Sululuk, Şıralılık, Taravetlilik
- Şanjan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardöner
- İkinci Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Sıradan
- Encümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Komisyon, Yarkurul, Komite
- Berhayat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Kanunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
- Duymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Tırmıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Salınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Raks
- Bakışım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenazur, Simetri
- Firar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
- Kaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz, Özensiz, Abullabut, Çirkin, Ham, Hantal, Kabak, Kalas, Kötü, Köylü, Nadan, Yoğun, Yoz, Sakil
- İbdai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgün
- Taaccüp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Söz Misali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Gelişi
- Tütün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duman
- Çalışım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdman
- Girişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Sarılmak, Tutmak, Teşebbüs Etmek
- Muvazene Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak
- Yabani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Tor, Yaban, Yamyam, Yabanıl, Ürkek, Sıkılgan, Görgüsüz, Kaba, Hoyrat
- Maksimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami, Maksimum
- Bikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Bekâret
- Bitkinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü