Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mümessil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci, Oruntak, Temsilci, Başkan
- Müşerref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şereflenmiş, Onurlanmış
- Salıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
- Payize Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkmale Kalmak
- Yıkılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Göçmek, Çökmek, İnmek, Yığılmak, Yok Olmak, Devrilmek, Defolmak, Mahvolmak, Yenilmek
- Saz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Çalgı, Kamış, Kopuz, Hasırotu, Bağlama, Telli Çalgı
- Vazetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
- Burhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt; Belgit
- Alışkanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtiyat
- Faktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unsur, Etmen, Etken
- Hıfzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ezberlemek, Saklamak
- İllüzyonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözbağcı
- Tün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gece
- Rahmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgeme, Yarlığama, Yağmur, Bağışlama
- Kabadayılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caka
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Sağlıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıhhatli, Dimdik, Doğru, Esen, Gerçek, Güvenilir, İyi, Sağlam
- İtiraz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek, Yuhalamak
- Oldu Bitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki
- Zen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Medahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir
- Zamme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötre
- Örtüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Ateş Parçası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Canlı
- İnsicamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarlı
- Ratıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nemli, Yaş
- Halsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dermansız, Yorgun, Bitkin
- Efkârıumumiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Fikir, Kamuoyu
- Mezarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Gömütlük, Sinlik
- Editör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yayımcı, Naşir
- Kimesne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimse
- Şaplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
- Küldöken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
- Konak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menzil, Merhale, Misafir
- Nail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmiş
- Cendere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pres, Basınç Makinesi; Dar Dere, Boğaz
- Frame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
- Makam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer
- Önlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Tedbir, Tılsım
- Siktirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Bayağı
- Meddah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözçatar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü