Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mübadele Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Mevzuat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konular, Yasalar
- Abi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Aka
- Yüze Gülücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Riyakâr
- Bedesten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Çarşı
- Vejetasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Bitki Örtüsü, Olgunlaşma
- Şahsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Hüviyet, Kişi, Kişilik, Kimse
- Yükseltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terfi
- Olamaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız, Gayri Mümkün
- Darbımesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atalar Sözü, Atasözü
- Tombullaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Tutu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rehin, İpotek
- Ölümlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fena
- Fikirleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
- Ateşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Varis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mirasçı, Kalıtçı
- Mürşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Rehber
- Serüven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macera, Sergüzeşt
- Koordine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümsel, Eşgüdümlü
- Dobra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi
- Bağban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahçıvan
- Sivil Polis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- Mat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Teadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık
- Lakırtı Ebesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Abur Cubur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, İşe Yaramayan, Faydasız, Yararsız
- Tebelleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musallat
- Portör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı
- Düzeltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak
- İdare Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kurtarmak, Örtbas Etmek, Yetişmek, Yetmek, Yönetmek
- Ön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
- Şartlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullaşmak
- Tembih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
- Pratik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, Kullanışlı, Tatbikî, Teamül, Uygulamalı, Ameliye, Tatbik
- Terekküp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşme
- Etiket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkartma, Kimlik, Yafta, Teşrifat
- Alkolik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici
- Sessiz Harf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Kayınpeder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
- Kömekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamak
- Münharif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü