Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Melanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş
- İnsafsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdansız
- Sığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alageyik
- Savaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muharebe
- Beyhude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Yararsız, Anlamsız, Sonuçsuz
- Tikel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüzi
- Lağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay
- Acul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Çabuk, Hızlı
- Bakraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kova
- Kocaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Hantal, İri, Koca
- Variyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık
- İlenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua
- Tazminat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödence
- Radyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
- İnhilal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Dağılmak
- Denetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
- Müsamere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam Eğlencesi
- Amplifikatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç
- Serhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınır Boyu, Hudut, Sınır
- Sembolik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simgesel
- Abartılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübalağalı, Mübalağakâr
- Kozmonot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzay Adamı, Astronot
- Tephir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
- Sataşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
- Aktivist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinci, Eylemci
- İfa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak, Ödemek, Yapmak
- Çaktırmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlice, Belli Etmeden, Sezdirmeden
- İzzetüikbal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygınlık
- Dayak Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaslamak
- Değim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat
- Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
- Kaynak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca
- Gergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli
- Şipşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Hemencecik, Çabucak
- Şarlatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı, Aldatıcı, Yalancı
- Hicivci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergici
- Meşruhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamalar
- Tek Tük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Seyrek
- İçtima kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplum, İclas, Toplantı
- Varidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Gelirler
- Empati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygudaşlık, Özdeşlik, Diğerkâm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü