Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Medarımaişet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş
- Örtük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Örtülü
- Sapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatan
- Yanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Bakımevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kademe
- Agora kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan
- Harabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntılar, Harabeler, Viraneler; Meyhane
- Yurt Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çet El
- Farımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak, Usanmak, Vazgeçmek, Yaşlanmak, Yıpranmak, Yorulmak
- Yelkenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelken
- Cenk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak
- Uyuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yola Gitmek, İmtizaç Etmek, Mutabık Kalmak
- Şair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ozan, Koşukcu
- Burhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt; Belgit
- Şarkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Teganni, Melodi, Ezgi
- Şarkiyatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilimci
- İcat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Bulma, Bulgu
- Mücehhez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanımlı
- Babacan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cana Yakın, Olgun, Kalender, Meşrep, Mihriban, Sevimli
- Hengâme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Patırtı, Velvele
- Yıldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kuzey, Şans, Talih, Sitare, Seyyare, Star
- Şasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve; Otomobil İskeleti
- Mahiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Nitelik, Öz, Vasıf, İçyüz
- Stajyerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimcilik
- Çarpınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
- Şaşırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayret
- Yarım Yamalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Eksik, Elüstü, Fevrî, Tez, Üstünkörü
- Hücum Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Çatmak, Saldırmak, Sarmak, Yürümek
- Tuluat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama
- Yardımsever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsever
- Dolaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Devretmek, Dolanmak, Gezinmek, Gezmek
- Esirgeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Rahim
- Taahhütlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındılı, Bağıtlı
- Nüzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, İnme
- Moral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgüç, Maneviyat
- Kocalar Evi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
- Kaburgasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Yılışık
- Çığıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cırtlak
- Sude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmüş, Sürülmüş
- Katılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek
- Mangiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü