Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Makule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Takım
- Münderecat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
- Tedris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Ders Verme
- Çuğullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak
- Esaslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Doğru, Güzel
- Bodrum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin
- Erinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur, Rahat, Dirlik
- Efemine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
- Dernek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Kuruluş, Kurul, Deri, Düğün, Toplantı
- Uslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durulmak, Düzelmek, Islah Olmak
- Dil Dalaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
- Karacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İftira, İsnat
- Olası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Muhtemel
- Göçük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Çökük, Yıkıntı, Çöküntü
- Seçki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldeste, Antoloji
- İllüstrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeme
- Cüda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrı, Uzak
- Antoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçki
- Cümbüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenti, Eğlence, Şenlik
- Susamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşne
- Küllük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabla
- Sıkılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Çekingen
- Sınırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Hapsetmek, Kısıtlamak, Mahdutlaştırmak
- Spesifik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgül
- Karşıtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
- Yiğit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürekli, Cesaretli, Delikanlı, Atak, Dayı, Efe, Er, Gözü Pek, Kahraman, Mert, Alp
- Memnuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvanç, Mutluluk
- Kazıklı Humma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetanos
- Çocuk Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etfaliyat
- Kundak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dipçik, Fesat, Fitne
- Şaplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
- Şey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Nesne, Zat, Nen
- Varsayım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faraziye, Hipotez
- Yanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Duygulu, Kebap, Yanmış, Kavruk, Acılı
- Mürebbiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmen, Dadı
- Petek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Radyatör
- Nişane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişangah, Hedef, Eser, İz, Belirti
- Volkanik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardağsal, Püskürük
- Tadat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayım, Sayma
- Polip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahtapot
- İstilacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstevli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü