Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Maişet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimlik, Dirlik, Geçim
- Zulmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri
- Yapım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnşaat, İmal, İnşa, Prodüksiyon
- Yakşıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakinen
- İçtimai Rey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Oyu
- Boyunbağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kravat, Kolye
- Kimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Bazı, Bazısı, Birtakım, Kimisi
- Plato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla
- Nem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Rutubet, Teril, Höt
- İnfisah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dağılmak, Kokuşmak
- Obruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, İçbükey, Mukaar
- Mehabetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yüce
- Ahval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durumlar, Hâller, Olaylar, Davranışlar, Vaziyetler
- Efkârıumumiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Fikir, Kamuoyu
- Azıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
- Zamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırımlı
- Namünasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
- Hırtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Biraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azıcık, Çok Değil, Bir Parça, Bir Balaca, Bir Kadar
- Pistole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
- Erişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Kamil, Kahil
- Faks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
- Asker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Er, Çeri, Süer, Mehmetçik
- Resmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamusal, Ciddi, Senlibenli Olmayan, Ormel
- Eğiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Yamukluk, Meyil
- Çatlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarmak, Kıskandırmak, Sıkıntı Vermek
- İnanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş, İman, İtikat, Kanaat, Kanı, Emniyet, Öğreti
- Üreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenasül
- Mühürcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
- Mezoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaderi
- Yargıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim
- Beyanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demeç, Bildiri
- Anüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkılık, Şerç
- Linolyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muşamba
- Gömülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gark Olmak, Kaybolmak, Yok Olmak
- Şartlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullaşmak
- Tesanüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
- Harlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek
- Aktalanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğdiş
- Mübalağakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartılı
- Nasbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü