Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kısıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırmak, Sınırlamak, Tahdit Etmek, Hacir Altına Almak
- Eğilimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Meyyal
- Formel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsel, Örgün, Resmi, Şeklî
- Hisli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu
- Tamahkârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük
- Yetkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemal
- İncimiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın
- Otlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaylak, Salmalık, Mera
- Olsa Olsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
- Küçüksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstisgar Etmek
- Katran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zift
- Cürmümeşhut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
- Alındı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makbuz
- Jurnal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Habercilik, Kötüleme, İhbar Yazısı, Giziletim
- Pervin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Hemşeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memleketli
- Ünite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birim
- Naz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak, Nazlanmak
- Üflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
- Çekilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Katlanmak, Üstlenmek, Vazgeçmek, Yok Olmak
- Tonbalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orkinos
- İkircikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütereddit
- Sucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saka
- Nezaketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Nazik
- Kalp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, Gönül, Hatır, His, Sadır, Sahte, Sevgi, Tembel, Yürek
- Iğrıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Yalan
- Yilbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara, Tutarak
- Bakımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çorak, Külüstür
- Çaçaron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Çenesi Düşük, Boşboğaz
- Uslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, Edepli, İtaatli, Paşa, Söze Bakan, Tek, Yüzüyola, Zeki
- Bol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul
- Sadrazam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan, Başvezir, Sadır
- Eleman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğe, Unsur
- Temas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değinim, Dokunma, İlişki, Görüşme, Münasebet, Ulaşım, Değme, İlişki Kurma, Bağlantı, Ulaştırma, Bahsetme
- Elastikiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik
- Aşinalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanışıklık
- Üzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederlenmek, Kahrolmak, Tasalanmak, Hayıflanmak, Kaygılanmak, Kıvranmak, Meraklanmak
- Tuhafiyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçici
- Birleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulamak
- Rastlantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesadüf, Karşılaşma
- Değişken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak, Kararsız, Değişici, Mütehavvil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü