Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kökelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Akaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Dren, Ark
- Ateş Parçası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Canlı
- Bilinçaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuuraltı, Tahteşşuur
- Bölmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksim Etmek, Pay Etmek, Üleştirmek, Bölüştürmek, Parçalamak, Dağıtmak, Ayırmak, Kesmek
- Yok Yoksul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir
- Takipçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemlilik
- Dışkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaka, Bok, Büyük Abdest, Pislik, Kazurat
- Pısırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuk, Utangaç, Çekingen, Uyuşuk, Cesaretsiz, Beceriksiz
- Vakıa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Gerçi, Olay
- Epeyice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Beynelhalk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enternasyonal
- Senger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siper
- Teftiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Murakabe, Denetleme, Bakı
- Satıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayi, Tüccar, Esnaf
- Müşteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Alımcı, Haridar, Satın Alan
- Özgülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasretmek, Vermek
- Çıvmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Sapmak, Sekmek, Sıçramak, Zıplamak
- Sakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Polis
- Şev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
- Zühal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekendiz, Satürn Venüs
- Zihin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlak, Bellek, An, Bilinç, Dimağ, Hatır, Kafa, Yâd
- Payizde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
- Ceza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
- İkrahlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinti
- Cins kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Çeşit, Garip, Kabil, Kök, Nev, Soy, Tuhaf, Tür, Zümre
- Sarnıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı, Kagir Saklak, Su Deposu
- Sagan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Hekim, Tabip
- Rafinaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtım
- Ödünleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödün
- Tahakküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorbalık, Baskı, Başatlama, Zorbalık Etme
- Tırsmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek
- Yılgınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
- Yıldırımsavar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paratoner
- Tin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruh
- Mürgüleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
- Anaokulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak Bahçesi
- Cevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Üzgü
- Ekin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kültür, Tahıl Tarlası, Hars
- Edebiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazın, Literatür
- Kristal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırça, Billur
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü