Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Konuşmama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Nizamname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzük
- Farklılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkalık, Değişiklik, Ayrımlılık
- Bayağılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adilik, Alçaklık
- Cebriye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgıcılık, Kadercilik, Fatalizm
- Hamam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banyo, Sıcak, Arınak, Yunak, Isıdam
- Hicret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç
- Razı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
- Lekeli Humma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- Tutumsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, İdaresiz, Müsrif, Savruk, Savurgan
- Esaslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Doğru, Güzel
- Yekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Durup Dururken, Birdenbire, Derhal
- Vecize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Özdeyiş
- Yaslanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
- Tescil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazma, Kütüğe Geçirme
- Ubudiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulluk, Kölelik
- Heyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul
- Savuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek
- Muhammedî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehir, Kasaba, Mekân, Yer, Çevre
- Devasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrice, Dev Gibi, Çok Büyük
- Tanımamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
- Bir Cinsten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecanis, Bağdaşık
- Sabit Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saplantı
- Götürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak, Nakletmek, Atmak, Çalmak, Dayanmak, İletmek, Katlanmak, Öldürmek, Sevk Etmek, Sökmek
- Hacet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Gereklilik, İdrar, Lüzum
- Fitlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Fitnelemek
- Donatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teçhizat
- Bozgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- İnsirafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bükülgen
- Günorta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
- Antagonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşman
- Tabak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşkap
- Em kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Merhem
- İnşaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı İşleri, Dikinti, Yapı
- Kazaen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazara
- Fersah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulaç
- Akrostiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adlık
- Şoförlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmenlik, Sürücülük
- İnikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
- İltihaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü