Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kenar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azletmek
- Eli Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Cimri, Hasis
- Gafilce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymazca
- Gelişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Tekâmül, İlerlemek, İnkişaf Etmek, Palazlanmak, Parıldamak, Serpilmek, Şişmanlamak, Yetişmek
- Mutlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahtiyar, Hoşbaht, Memnun, Mesut, Berhudar, Ongun
- Özlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişi, Zat, Özdek, Öz Madde, Cevher, Nelik, Mahiyet, İş, Kar, Husus
- Kökertmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köklemek
- Sermaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapital, Konu, Servet, Varlık, Anamal, Başmal, Anapara
- Hırsızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğruca
- Şeker Hastalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
- Yadırganan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip
- Cımbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Sürgün
- Yok Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Bağlamak, Gidermek, Kavurmak, Kazımak, Kırışmak, Kırmak, Mahvetmek, Silmek, Temizlemek, Yırtmak
- Omurilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nuhal Şevki, Murdar İlik
- Reprodüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Misk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mis
- Sinonim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı, Anlamdaş, Müteradif
- İtinalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli
- Çalapaça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
- Mazbata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Gidişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
- Yoksunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrumiyet
- Sayıklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Sarkık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmış, Sölpük
- Çıban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apse, Baş
- Kaynak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca
- Satlıcan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zatülcenp
- Kâfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
- Alaşağı Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Kovmak
- Yalpı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamaç
- Defa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kere, Kez, Sefer, El, Kat, Misli, Nöbet, Öğün, Yol
- Bezekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakkaş
- Kılkapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- Tapınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İbadet, Ubudiyet
- Çizinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıyrık
- Kıtipiyoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Kötü
- Parke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parke Taşı
- Beğenmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
- Mes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakır
- Kit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macun
- Malaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü