Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kargıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanet, Telin
- Hafriyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı
- Orantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran, Orta, Tenasüp
- Halef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl
- Tabiiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Milliyet, Tebaalık, Uyruk, Vatandaşlık, Bağımlılık
- Kirlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- İzafe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Eklemek, İlave Etmek, Katmak, Yüklemek
- Garip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Tuhaf, Yadırganan, Yabansı, İlginç, Yoksul, Kimsesiz, Abus, Cins, Gariban, Yabancı, Zavallı, Gurbette Yaşayan, Elgin
- Kimsesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalnızlık
- Çökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Oturuvermek, Basmak, Batmak, Çömelmek, Çürümek, Göçmek
- Beğeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevk, Gusto, Tabiat
- Feminist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişilci, Hatuncu
- Asalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk, Asillik, Alicenaplık, Neciplik
- Helak Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Yok Olmak
- Sadakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Doğruluk, İçten Bağlılık
- Rastlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Kesimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktu, Mukannen
- Panoramik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörüsel
- Muhtariyetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk
- Tahrif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek
- Varlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palazlanmak
- Şen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenceli, Neşelendiren, Neşeli, Sevinçli
- Eğlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cümbüş, Düğün, Meze, Sefa, Sefahat, Zevk
- Tansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Hızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süratli, Seri, Çabuk, Hovarda, Çapkın, Uçarı, Şiddetle, Sıkı, Yüksek (Ses)
- Maşrık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğu
- Fıskiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevvare, Fışkırık
- Berhava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Yararsız
- Paslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Pınar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulak, Çeşme, Kaynak, Memba
- Yanlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepine, Eğrisine, Köndelen, Yanlamasına
- Haydutlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya
- Namus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk, İffeti Akmanlık, Yüz Akı, Onur
- Hunhar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasap, Kana Susamış, Kan Dökücü
- Mutedil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Ölçülü, Oranlı
- Dilşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Bahtiyar
- Darphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para Basılan Yer
- Kamu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Halk, Hep, İçtimaiyet, Amme, Maşer
- Hazne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo, Hazine
- Parti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Kısım, Vurgun
- Cemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dernek, Düğün, Sosyete, Topluluk, Toplum, Kurum
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü