Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kadifeleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
- Kavuşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtima
- İzan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış
- Dâhi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deha, Öke, Olağanüstü Yeteneği Ve Yaratıcı Gücü Olan Kimse
- Kınamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Takbih Etmek
- Podyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekçe Yer, Seki
- Geçişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesirli, Nesneli, Müteaddi
- Mahcur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlanmış, Kısıtlı
- Otomatikmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- İniş Yokuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Mecburi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu
- Fasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devre, Dönem, Kısım, Koğ
- Tırtırkçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Yâddaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatır
- Bentlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlemek
- Meteorit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göktaşı
- İkametgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut
- Dizelge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Liste
- Bozyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lodos
- İnce Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Kir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirk, Leke, Pasak, Pislik, Şaibe
- İslam Hukuku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkıh, Şeriat
- Bukağılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek
- Meydan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Ortalık, Saha
- Aktarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
- Müstakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Ayrı, Ayrık, Baştak
- Çilekeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazlum
- Nişanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaklı, Sözlü, Yavuklu
- Pejoratif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergisel
- Anık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır, Müstait
- Bok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı, Tezek, Kaka, Sıçmık, Güç Durum, Hor Görülen, Tiksinilen
- Cehre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Pamuk
- Karakolcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
- Anavatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayurt
- İnzimam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Üstelemek
- Düğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pirinç
- Boğazlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obur, İştahlı, Pisboğaz
- Özlenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Özlem
- Bevliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdrar Yolları Hastalıkları, Üroloji
- Takibat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, İzleme
- Burun Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enfiye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü