Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hidroloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subilim
- Bozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Aksak, Düzensiz, Hurda, Dargın, Berbat, Çap, Eğreti, Gergin, Kaput, Karışık, Kızgın, Kötümser, Ucuz
- Tuğrakeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuğracı, Nişancı
- İliştirilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişik
- Kaldırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Tretuvar
- El Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Yabancılar
- Takvim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Gündizme
- Sen Deme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
- Lider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önder, Reis, Şef, Kösem
- Süngüç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sere
- Meşru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasal, Kanunlu, Törel, Yollu
- Asar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıtlar, Yapılar, Eserler
- Mühim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güncel, Önemli, Ehemmiyetli, Önemli
- Kabile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Uyruk, Oymak
- Bayrak Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönder
- Geri Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Sömestr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl
- Patronluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşverenlik
- Beraberinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Tamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi, Tüm
- İstimzaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama
- Anne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aba, Ana, Kocakarı, Nene, Valide
- En Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami
- Evet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beli, Efendim, Oldu, Olur, Peki, Tamam, Ya
- Mübalağa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Artırmak
- Özendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik Etmek, Kulağına Koymak, Kızıştırmak, Teşvik
- Tıfıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Acemi, Toy
- Kıl Kuyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf, Züğürt
- Burum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm
- Avlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak, Kandırmak, Aldatmak
- Kongre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurultay
- Karşıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Aykırı, Karşı, Zıt, Kontrast
- Seyahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Yolculuk
- Sayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli, Muhterem, Seçkin, Değerli
- Egoist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
- Torpil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Havadar, Kömek
- Sıyanet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak
- Teehhür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
- Küçük Çay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dere
- Teferruat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
- Kaput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü