Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gıcır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
- Boran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtına
- Sabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
- Dâhil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri, İçinde
- Sendrom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Belirti, Sıkıntı
- Bulanıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
- Bilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet
- Kızıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek, Pompalamak
- Düşkünlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptila, Merak, Zaaf, Zül
- Biberli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı
- Mektepli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okullu, Öğrenci
- Coşku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cümbüş, Galeyan, Heyecan, Kasırga
- Sudan Ucuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava
- Fan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane, Vantilatör, Yelletke
- Tanin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlama, Yankı, Çınlama
- Çentmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kertmek
- Olduğu Gibi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynen, Harfiyen
- Hidroloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subilim
- Özürlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakat
- Laden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Rastık
- Borazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boru
- Anlaşılmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muamma
- Cezbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Etmek, Göz Almak, Çekmek, Bağlamak, Etkilemek
- Köklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- Feragat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Elçekme, İmtina
- Nekbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Talihsizlik
- İstihkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Hak Etme
- Engebeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalı
- Mıhsıçtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
- Bilgisayar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompüter, Elektronik Beyin
- Hıyanetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet
- Kayırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, İltimas Etmek, Gözetmek, Himaye Etmek, Himayecilik Etmek, Kohumbazlık Etmek, Himmet Etmek
- Yansıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İletmek
- Milyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekmen
- Çarliston kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Uzun
- Teati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verişme
- Kişiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevat
- Hoşlanmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, Yermek
- Olsa Olsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
- Cılav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgin
- Meyus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamsar, Üzgün
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü