Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Güvenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven, İtimat, Kıvanç
- Çal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Taşlık Yer, Çıplak Tepe
- Tecrübe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak
- Hamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı, Yükçü
- Yuva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn
- Zerger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyumcu
- Işıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- Kaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepe
- Derhâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Astrolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldızbilimci
- Satır Arası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İma
- Platin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akaltın
- İlam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme, Anlatma, Belgem
- Çağrışım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedai
- Çakıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl
- Mukteza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
- Daimî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemişelik, Sürekli, Temelli
- Kepez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ
- Alet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aygıt, Cihaz, Maşa
- Yazboz Tahtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta
- Kargaşalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat, İhtilal, Fitne, Şuriş
- Sarsmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak, Silkelemek, Silkmek
- İane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, Yardım
- Kısır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Yararsız, Yoz
- Nikbinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimserlik
- Evlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varmak, İzdivaç Etmek
- Segmantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesimleme
- Teber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balta
- Kanunvericilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasama
- Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Asmak, Atmak, Dayanmak, Döşemek, Emmek, Germek, Giymek, İçmek, Kaldırmak, Katlanmak, Koymak, Öğütmek, Örtmek, Sarmak, Söylemek, Taşımak, Vurmak, Yollamak
- Manidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manalı
- Kılçıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Karışık
- Şöhretsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Yaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirgen
- Misafirperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuksever
- Şekerleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürgüleme, Uyuklama
- Taslak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kroki, Şema, Müsvedde, Karikatür, Eskiz
- Fettan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitneli, Karıştırıcı; Gönül Ayartıcı, Cilveli
- Dinlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatil
- Haklılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevlilik
- Külfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Zorluk, Yorgunluk, Büyük Masraf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü