Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gülmeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
- Puanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benekli
- Çarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çene
- Ana Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadde
- İzzetüikbal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygınlık
- Silah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusat, Yarak, Etken Araç, Savut
- Çip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- İşgal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Oyalama; Tutma, Kaplama, Eli Altına Alma
- Bağırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Yaygara
- Terör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş, Yıldırma, Yılgı, Korkutma, Yıldın, Tedhiş
- Berhava Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Kameriye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak
- Rayiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder
- Cambaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akrobat, Kurnaz, Hileci, Hilekâr, Usta
- Emrihak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- Döngül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayvan
- Turşu Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Söykemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Yaslamak
- Salak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Dingil, Bön
- Korniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti Pervaz
- Cilalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatmak, Övmek
- Filan Falan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
- Şifahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Sözel, Ağızdan
- İskonto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirim, Kırdırım
- Tekdüze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Yeknesak, Monoton
- Telafi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- Kiliz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz
- Sevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa
- Dokümantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeleme
- Varışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiyasetli
- Niteliksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Düz, Kepaze
- Sızlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınma, Şikâyet, Vızıltı, Yaygara
- Yavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Yaman, Çetin, Fena, Güçlü, Gürbüz, Güzel, İyi, Kötü, Pek Sert, Kıyak
- Operatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerrah, İşletmeci, Onman, Hekim, Teknisyen
- Islak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Nemli, Yaş
- Yegâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Tek, Eşsiz
- Eriyebilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhal
- İthal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alım
- Münakaşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak
- Sini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepsi
- Sünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Uzamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü