Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fecir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tan Vakti, Gün Ağarması
- Cılav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgin
- Kap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Kapak, Örtü, Yüz
- Bağımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
- Boyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyu veya Uzunluğu Kadar; Sürdüğü Zaman Kadar, Süresince
- Bitkinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
- Dua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış, Fatiha, Yalvarma
- Sabahın Hayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günaydın
- Şahsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Hüviyet, Kişi, Kişilik, Kimse
- Düyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlar
- Sebebiyet Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden Olmak
- Ölçülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ilımlı, Kararlı, Ölçülmüş, Mutedil
- Defetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savmak, Savuşturmak, Kovmak
- İkna Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak, Kanmak
- Serinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
- Gezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Yolculuk, Seyahat
- Divan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht
- Zerger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyumcu
- Mahcur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlanmış, Kısıtlı
- Müzik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Musiki
- Kronik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreğen
- Timsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simge, Sembol
- Zorlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cebir
- Linet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- Yakıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Yakan
- Mihriban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babacan, Sevecen
- Dincelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Konaklamak
- Şüphe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Şaibe, Şek, İşkil
- Kemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik
- Sadrazam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan, Başvezir, Sadır
- Susığırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Aş Damı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutfak
- Batmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak
- Kanıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat
- Besi Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz su, Usare
- Detay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Tafsilat, Teferruat
- Batkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müflis, Derin Çukur
- Tersine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksine, Aykırı, Bilakis
- Doğrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teyit Etmek, Tasdik Etmek, Ayarlamak, Desteklemek
- Maşrık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğu
- Ödemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmak, Dökmek, İfa Etmek, Vermek, Tediye Etmek, Tazmin Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü