Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eğitim Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Pedagoji
- Terekküp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşme
- Doğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılkuş, Terlan
- Sonra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteakiben, Keyin, Bilahare, İleri
- İtenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piston
- İşret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki
- Fatih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fetheden
- Üğrüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasyon
- Dolunay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedir
- Çiçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gül
- İlbiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salyangoz, Sümüklü Böcek
- Tonmayster kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses Yönetmeni
- Cerahatlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrinlenmek
- Helâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, WC, Abdesthane, Yüz Numara, Ayak Yolu
- Yaşantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Hayat Tarzı
- İhtiva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçerme, Kavrama
- Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Tek, Aynı, Müşterek, Yalnız, Eşit, Ancak, Benzer, Eş, Sadece, Tek, Vahit
- Sinirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asabi, Huysuz, Gergin
- Havil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku
- Onarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Tamir Etmek, Yapmak
- Mavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Ağır Ağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Oranlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Nispetli, Mütenasip, Mütevazin, Mutedil, İnsaflı
- Sarkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kevgir, Rakkas, Pandül
- Muamma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik, Bilinmezlik, Bilmece
- Valilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vilayet, İl, İlteberlik
- Giriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç
- Anmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek
- Pişdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
- Ön Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arife
- Sağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Olmak, Bulmak, Çıkarmak, Elde Etmek, Getirmek, Hazırlamak, Kurmak, Temin Etmek, Uydurmak
- Kalkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Davranmak, Girişmek, Havalanmak, Kabarmak, Taşınmak, Uçmak, Yeltenmek
- Gazete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütun
- Kanyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar Ve Dolambaçlı Boğaz, Kapuz
- Seçkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzide, Kibar, Mutena, Seçme, Üstün, Elit, Mümtaz
- Prostela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlük
- Hafiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizmen, Dedektif
- Bir Cür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş
- Şeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Alçakça, Ahlak Dışı, İnsanlık Dışı
- Vualet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü
- Kement kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urgan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü