Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eğit Bilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pedagoji
- Hemreylik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
- Velayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velilik, Yetke, Otorite
- Cumbalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takla
- Plansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarsız
- Bölge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim, Mıntıka, Nahiye, Toprak
- Pilotluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmanlık
- Derme Çatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Uydurma, Üstün Körü, Bozuk Düzen, Önemsiz
- İğrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinmek, İstikrah Etmek
- Dikmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Ekmek
- Hayat Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Neşeli
- Pişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi
- Ötekisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri
- Sıfır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Yeni
- Iskonto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirim, Tenzilat, Güzeşt
- Kız Kardeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı, Simil, Şvester, Hemşire
- Lain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lanetlenmiş
- Kayar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pay
- Güldeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçki, Buket, Antoloji
- Efsunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülü
- Endam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Pos, Kesim, Boşum, Vücut, Beden
- Üvendire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönder, Mıh, Mıhça
- Ümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak
- Mineralog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimci
- Mahcubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaçlık, Utanma, Sıkılganlık
- Esna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı An, Sıra, O An, O Sıra
- Çat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavşak, Köşe Başı, Dar Vadi, Dağ Geçidi
- Mızraklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargılı
- Bir Tahtada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yekten
- Argıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent
- On Paralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiç
- Örtü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika, Dam, Kap, Paravan, Tente
- Nakletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Göçürmek, İletmek
- Çayırkuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarla Kuşu
- Maalesef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne Yazık ki, Üzülerek Söylüyorum, Yazık Ki
- Celâdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Bahadırlık, Kahramanlık
- Tansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Sadaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Kaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnmek, Kurtulmak, Sürüşmek
- Rafinaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtım
- Çıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halat Ucu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü