Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Beleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Ücretsiz, Karşılıksız Olarak, Emeksiz, Parasız, Havayi, Müft, Müfte, Pulsuz
- Kısmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülüş, Kader, Nasip, Şans, Talih
- Düzenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ova
- Emel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İstek, Amaç, Gaye, Erek, Maksat
- Bakımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamur, Eskimemiş, Yıpranmamış, Bayındır
- Çakırdoğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakır, Toğrul
- Scanner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarayıcı
- İstida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
- Süsler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat
- Evren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cihan, Kâinat, Zaman, Ulu, Felek
- Gidi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Zamansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakitsiz
- Yaltakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltak
- Sukut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşme
- Layiha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Proje, Tasarı
- Kıskançlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset
- Vedre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Helke
- Turkuaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firuze
- Lâtif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Hoş, Yumuşak, Gökçer Yepelek
- Erkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri Gelenler, Üstler, Büyükler, Kurallar, Yol, Yöntem, Temeller, Esaslar
- Tonmayster kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses Yönetmeni
- Ayçiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günebakan, Gündöndü
- Camedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Valiz
- Berhayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Yaşayan
- Boruçiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çan çiçeği; Tatula
- İletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çattırmak, Getirmek, Götürmek, Nakletmek, Vermek, Ulaştırmak
- Dematit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri Yangısı
- Boş Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Şallak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Şamatacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültücü, Patırtıcı
- İşaretleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmleme, İma
- Ummak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Demek, Sanmak, Ümit Etmek, Düşünmek, Tahmin Etmek, İhtimal Vermek
- Yadsımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr Etmek, Tanımamak
- Yalıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Zendost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zampara
- Mayo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimme Tumanı
- Henüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimdi, Az Önce, Daha, Hâlâ, Yeni
- Yıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enkaz, Göçük, Virane, Viranelik
- Handan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Şen
- Aheste Aheste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Dangadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire, Damdan Düşer Gibi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü