Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bedavacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beleşçi, Abacı, Lüpçü
- Bağlam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bent, Demet, Deste, Kelep
- Vücutlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri
- Hepatit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılık
- Yandaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitişik
- Muvakkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkati, Örel, Geçeğen
- Temin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
- Kaygana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Omlet
- Pirüpak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertemiz, Lekesiz
- Reflektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıtaç, Yansıtıcı
- Şemsiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çetir
- Koklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
- Kavasya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıağaç
- Süreli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrî, Periyodik
- Eğlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Han, Konak
- Çalışarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiilen
- Birçok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Pek Çok, Çoklu, Hayli, Kaç, Müteaddit, Nice, Oldukça Çok, Türlü Türlü, Bir Hayli
- Detay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Tafsilat, Teferruat
- Demincek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demin
- Kürdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diş Çöpü
- İşgüzarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbilirlik
- Kıtipiyoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Kötü
- Güçlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dayanıklı, Demir, Diri, Gürbüz, Kadir, Korkunç, Kudretli, Kuvvetli, Muazzam, Üstelik, Yüksek
- Eğlenceli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matrak, Şen
- Girgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Girişken, Pişkin
- Sivrilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- Yatırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Düzeltmek, Harcamak, Tevdiatta Bulunmak, Eğmek
- Vücut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
- Bütünüyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Top
- Sanıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanmak
- Çobanyıldızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çulpan, Venüs
- Zindan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örs, Hapis Yeri
- Ezel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncesizlik, Başlangıcı Olmayan
- Beslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyurmak, Yetiştirmek, Bakmak, Desteklemek, Eklemek, Katmak
- Muhammedî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Tenevvür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
- Kullanımda Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Teslimiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtaatkârlık, Verinme
- Bengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Daimi, Cavit, Cavidani, Ölümsüz
- Kökeninden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
- Yol Halısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü