Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Böhtan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
- Adsorpsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
- Birikim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim
- Rabıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bağlama, Bent
- Külte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Külçe
- Çevriliş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darbe
- Sazende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sazcı
- Bomoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kollu Hamam Havlusu
- Solumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Almak
- Ayıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe
- Cazibedar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici
- Saz Şairi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ozan
- Harıl Harıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol Bol
- Tekâmül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişim, Olgunlaşma, Evrim, Olgunluk
- Donanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
- Mustatil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
- Boğucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak, Sıkıntılı
- Envestisman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım
- Rabıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağ, Bağlantı, Düzen, İlgi, İlişki, Komünikasyon, Sıra, Ulaşım, Tutarlık
- İvecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Kadıncıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zampara
- Elektrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan, Çıngı, Çarpıcılık, Cazibe, Canlılık
- Bürokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekilci
- Embesil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Budala
- Açıkça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâre, Net, Alenen, Düpedüz
- Eltopu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hentbol
- Yazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayfiye
- Cüruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışık
- Aşhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafeterya, Lokanta, Mutfak
- Mirasçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vâris, Kalıtçı
- İşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
- Gökçül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Mavice, Mavimsi
- Ağız Kavafı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Telâş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Kargaşa, Kaygı, Sıkıntı, Tasa, İvecenlik
- Teessürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
- Oldu Bitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki
- Vahdaniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
- Epistemoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi bilim
- Şekerrenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk
- İkmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Tümleme, Bitirme, Tamamlama
- Hayme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmalık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü