Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Avare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Aylak, Başıboş, İşsiz, işsiz Güçsüz
- Melodi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beste, Ezgi, Nağme, Şarkı, İlahi
- Dâhiliyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç sayrılıkları Uzmanı, İçselci
- Pinek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tünek
- Kıçkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Korsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Haydutu
- Muhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
- Sade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Düz, Sadece, Yalın, Yalnız, Gösterişsiz, Şekersiz
- Oyuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovuk
- Hodkâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
- Lojman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Devlet Evi
- Darphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para Basılan Yer
- Kalıtım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrsiyet, Soya Çekim, Veraset
- Naçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Düşkün, Zavallı, Umarsız
- Kayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayın Ağacı
- Yayla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plato
- Rötuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme
- Akademi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul
- Şakilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydutluk
- Aidiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişkinlik, Değginlik
- Cani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Gaddar, Katil, Kıyaç
- Bilinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilindik, Malum, Aşina
- Kök Salmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Burs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenimlik, Tekaüt
- Tehlikesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emin, Korkusuz
- Sirkeleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Tapa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç, Tıpa
- Başı Yerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Savran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
- Beğenilmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, İtici
- Tanıştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim
- Kimyager kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimyacı, Nesnebilimci
- Uçarılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefahat
- Köklü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Kadın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Hatun, Hatun Kişi, Zen, Ayal, Karı, Eş, Avrat, Dişi, Hanım
- Dilenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadaka İstemek
- Mirasçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vâris, Kalıtçı
- Kökelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Yalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahil
- Donakalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Hazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü