Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ateşkes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakışma, Mütareke
- Çiğde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hünnap
- Müstahdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hademe
- Avunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Teselli Bulmak, Müteselli Olmak, Oyalanmak, Aldanmak, Yetinmek
- Rast Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
- Vefat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- Yenitüreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
- Haresiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevişsiz
- Kundak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dipçik, Fesat, Fitne
- Felaket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Afet, Kaza, Ateş
- Tenasül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
- Mızrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargı
- Yatay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufki
- Emir Subayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaver
- Zümrüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşim
- Etik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre Bilimi, Ahlak Bilimi; Ahlaki, Ahlakla İlgili
- Dayanaklık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
- Sakatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Kusur, Yanlış
- Memleket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyar, El, Şehir, Ülke, Yurt, İl
- Asileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak, İsyan Etmek
- Trekking kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Yürüyüşü
- Feveran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fışkırma, Kaynama; Birdenbire Öfkelenme, Köpürme, Parlama
- Alıştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz, Beden Eğitimi, İdman, Talim
- Âşıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün
- Tahrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazma
- Batkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflas
- Çokça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla
- Kır Sakız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
- Fare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıçan
- Algılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derk Etmek
- Hoşsohbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı
- Yasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni, Meşru, Legal
- Egzogami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışevlilik
- Kabine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Hükûmet, Bakanlar Kurulu
- Orun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
- Emir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Ferman, İstek, Komut, Talimat
- Abanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Çullanmak, Yaslanmak, Bastırmak, Dayanmak
- Maşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet
- Vergici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsildar
- Kıvrım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Büklüm, Dönemeç, Lüle
- Derdest Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü