Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Amansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsafsız, Acımasız
- Siyasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Politik, Siyasi
- Karımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Kocamak, Yaşlanmak
- Maskaraya Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Püre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezme
- Baygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmış, Süzgün, Sevdalı, Aşık, Dökülmüş, Yığılmış
- Kuzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimal, Yıldız
- Alışılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutat, Olağan
- Sürgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlelebet
- Tanış Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıştırmak
- Sürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İs, Sürgü, Sürme
- Mütecessis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı, Meraklanan, Meraklı
- Aygın Baygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Vurgun
- Prensipsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkesiz
- Sicilli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabıkalı, Müseccel
- Yarım Akıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Adavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık, Husumet
- Engebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, İniş Yokuş, Kabarık
- Tebdil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirme, Kılık
- Çorak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimsiz, Kıraç, Kısır, Yoksul
- Bakanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret, Vekâlet
- Cümlesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Öbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deste, Grup, Küme, Yığın, Takım
- Perdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Hanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avrat, Bayan, Eş, Hanımefendi, Hatun, Hayat Yoldaşı, Kadın, Karı
- Varak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaprak, Varaka
- Dâhil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
- Uyuşmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk
- Kök Salmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- İştah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu
- Olası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Muhtemel
- Bayakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deminki
- Bahsetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Söz Söylemek, Söz Etmek, Temas Etmek
- Cali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Yapma, Yapmacık, İçten Gelmeyen
- Girmelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duhuliye
- Acmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıkmak
- Sağlığını Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
- Uyartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, Uyarı
- Deprem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
- Solmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diri
- Menopoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdetten Kesilme, Yaş Dönümü, Âdetgörmezlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü