Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Âlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Fevkalâde, Pek İyi, Güzel
- Bayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kart
- Takaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlama, Başa Kakma
- Pahal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Aksi, Hantal, Ters
- Sıkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- Etanol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkol
- Meriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürürlük
- Tapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçlı
- Şan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ün, Saygınlık, Yücelik, Gösteriş, San, Şöhret, Büyüklük
- Hükûmet Merkezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkent
- Takdimcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunuculuk
- Servis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet
- Demokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halkçılık, El Erki, Demokratlık
- Zapt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Almak, Tutmak; Yazmak
- Kızgınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Öfke
- Uyarlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetabuk, Adapte, Adaptasyon
- Tahliye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
- İtikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan
- Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Kuzudişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süt Dişi, Peynir Dişi
- Tefviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhale
- Tuluat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama
- Kültürsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
- Yıldırımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paratoner
- Çarpık Çurpuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri Büğrü
- Abıhayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bengi Su, Dirim Suyu
- Muhatara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Tehlike, Zarar, Ziyan
- Loka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Gurur, Çapaçul
- Gıdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdan
- Vasıtasıyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılığıyla
- Muntazır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek
- Mahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Sanatkâr, Usta, Uzman, Yırtıcı, Eli Uz
- Anofel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimil
- Telaffuz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Sultanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişahlık, Saltanat, Ergi, Mazhariyet
- Caymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Dönmek, Fikrinden Taşınmak
- Hiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
- Dahiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahiye Yakışır Biçimde, Dahice
- Daha Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Farklı
- Döyeçlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pataklamak
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü