Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Altüst Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak
- Olmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ergin
- Dram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Gidiş Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzergâh
- Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Bulunmak, Çıkmak, Geçmek, Tamamlanmak, Yapmak, Yetişmek
- Ilıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplıca, Çermik
- İşletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- Evvela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
- Konar Göçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçeri
- Ayaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyam Etmek, Kalkışmak, Başkaldırmak, İsyan Etmek
- Nişancı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma
- Kulübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatanak, Köşk
- Skolastik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Karşılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak, Gitmek, Önlemek, Tekabül Etmek, İstikbal Etmek
- Şarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarıldamak
- Hayatağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Bağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğümlemek, Söz Almak, Takmak, Cezbetmek, Tamamlamak, Tutmak, Tutturmak, Yok Etmek
- Rey Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek, Oy Vermek, Ses Vermek
- Fitne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Kargaşa, Kundak, Karışıklık, Bozut
- Başkaldırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Ayaklanma, Kalkışma, Başkaldırma, Karşı Gelme, Kozgalan
- Rüşvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arpa, Alımsa
- Lazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu
- Çerden Çöpten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Çürük, Narin, Zayıf
- Kurs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Ağırşak
- Ağır Sıklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır
- Nevbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Kökelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
- Titizlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Çağ, Aralık, Saat, Adar, Devir
- Müdire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici
- Aktivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
- Habaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- Çevirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri Yapmak, Döndürmek, İdare Etmek, İhata Etmek, Kuşatmak, Muhasaraya Almak, Sarmak, Tercüme Etmek, Vermek, Yönetmek
- Sayaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saat, Muaddit
- Sahn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu
- Observasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
- Arpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüşvet
- Vasiyetname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyet
- Radyasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıma, Işınım
- Nakliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacılık
- Numunelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Göstermelik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü