Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Aktalanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğdiş
- Dantelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalı
- Sene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıl
- İzobar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşbasınç Eğrisi
- Sanem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burkat, Put
- Örtbas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek
- Batış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- İtikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan
- Kalkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, İnkişaf Etmek
- Sızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
- Muaflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık
- Tahallüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlas
- Meze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Kuruyemiş, Alay, Eğlence
- İzci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lepirci, Keşşaf
- Staj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişim
- His kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, Duyu, Kalp, Sezgi, Sezme
- Meful kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Küme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kütle, Öbek, Takım, Tomar, Topa, Yığın, Lig
- Rampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokuş
- Tıklatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkıldatmak
- Zeval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
- Vitrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camekan, Sergilik, Sergen
- Jülide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Dağınık
- Kontrast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Karşıt, Tezat
- Utanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hicap, Hacalet, Haya
- Öbürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi
- Üretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Alengirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı
- Oynaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıştırmak
- Afif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, İffetli, Temiz, Afiyet, Sağlık, Akman
- İşaret Parmağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahadet Parmağı
- Spikerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmanlık
- Cemetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Bir Araya Getirmek
- Naklen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktararak, Canlı
- İhtiram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı
- Bile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Da, Dahi, Hatta, Üstelik
- Uyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
- Vüsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genişlik, Uzam
- Şekva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
- Yaygara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırtı, Çığırtı, Ses, Şikayet
- Anbean kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Her An, Dakika Dakika, Ara Sıra, Giderek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü