Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Adlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anmak
- Nakkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çenebaz
- Baskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
- Ekol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoldam, Meslek, Okul
- Uruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy, Sülale, Tohum, Döl, Nesil, Aile, Kabile
- Fitnelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Yermek
- Heykelci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraş
- Yeğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı Oğlu, Kardeş Oğlu
- Mürgülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuklamak
- San kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mertebe, Şan, Şöhret, Unvan, Ün
- Tebrik Kartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebrik
- Jips kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçı, Alçıtaşı
- Kâfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
- Tezevvüç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
- Tefrik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
- Çete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuldur Destesi
- Temdit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma, Sürdürme; Sulandırma, Seyreltme
- Pena kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrap
- Kılıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süfli
- Palamar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoma
- Yürüyüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyir
- Vatvat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarasa
- Mühlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehil, Vade, Önel
- Ehliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Yeterli
- Hasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
- İptidai Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkokul
- İnsicamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarsız
- Kurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hazırlamak, Sağlamak, Tasarlamak, Yapmak, Monte Etmek
- Bevvap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapıcı
- Horlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Horuldamak
- Avratağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıbık
- Şanssız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Sual Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak
- Hatırlamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unutmak
- Odak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merkez, Mihrak, Özek
- Hizmet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak
- Firez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin
- İddialı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savlı
- Haşere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcek
- Nene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anne, Babaanne, Büyükanne, Nine
- Mağaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satım Evi, Dükkân, Salon
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü