Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Acışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak
- Maksimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami, Maksimum
- Hekim Hakkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vizite
- Terbiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Eğitim, Görgü
- İstidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Kabiliyet, Anıklık
- Sersefil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Yoksul
- Kaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe, Yargı, Kötü Olay
- Tekvin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Tetebbu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, Araştırma
- Komik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülünç, Mezeli, Güldürücü
- İmalatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretimcilik
- Taahhütlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındılı, Bağıtlı
- Vokabüler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözdağarcığı
- Manalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manidar
- Dönemeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm, Kıvrım, Viraj
- Vakur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ciddi, Veznin, Yalımlı, Onurlu
- Arazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Saha, Yer, Yeryüzü Parçası, Yerey, Toprak
- Uyduruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Asılsız
- Tuzağa Düşürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Fişlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mimlemek
- Emisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm
- Zühre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Venüs
- Dengelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarazlaştırmak
- Taşınır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menkul
- Telafi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- İktisatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomist
- Gazap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfke, Kızgınlık, Hiddet, Hınç, Hışım
- Ölçü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Çap, Değer, Ebat, İtibar, Miktar, Mikyas, Miyar, Ölçüt, Tartı, Vezin
- Tümüyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırf
- Ası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiş
- Facia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
- Cöke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ihlamur
- Kendince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Usa Vurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme
- Kofluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık, Bilgisizlik, Güçsüzlük
- Silo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl Ambarı, Sarpın
- Nazırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vekâlet
- Meydana Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serdetmek
- Jandarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Zaptiye, Korucu, Kolluk
- Takribi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşık
- Korner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü