Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İdareci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Tutumlu, Yönetici
- Okside Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paslanmak
- Irmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nehir
- Personel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, Çalışman, Kişi
- Kızışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlenmek, Hareketlenmek, Artmak, Hızlanmak
- Murahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Salgıt
- Karman Çorman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Karışık Ve Düzensiz
- Mebzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Çok
- Dalda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye; Korunmuş Yer
- Lenger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapa
- Zabıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Esinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hava
- Hazfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Gidermek, Kaldırmak, Silmek
- Sömestr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl
- Öze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hassa, Özgü
- Söyleniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telaffuz
- Eşey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Turşu Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Razı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza Göstermek, Onamak, Uygun Bulmak, Yatmak
- Irlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türkü
- Çekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cazibe, Cezbetme, Tasriflenme
- Tasarruf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Tutmak
- Entegre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleşik, Bütünleşik
- Lakırtı Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Seyyah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezmen, Gezgin, Turist
- Vefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Sevgi Bağlılığı, Yetme, Yetişme, Kafi Gelme
- Taarruz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hücum, Saldırı, Saldırma, Sataşma
- Öcük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garez, Kin
- Yayım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Neşir
- Sığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alageyik
- Dokunaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlü, Üzücü, Etkili, Acı, Acıklı, Ağır, Hazin, Müessir, Tesirli, Yanık
- Odacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hademe, Müstahdem
- Hak Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk
- Sızlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak, Yakınmak
- Enfüsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öznel
- Küçümseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay
- Nalbur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
- Görelilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
- Kaygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Düşünce, Efkâr, Endişe, Gaile, Gam, Merak, Tasa, Üzüntü
- İhtiyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlılık, Güçsüzlük, Zayıflık
- Deniz Hamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü