Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İşveli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi
- Ana Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadde
- Ötümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedalı, Sürekli, Yumuşak
- Hidrofor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subasar
- Açık Saçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Müstehcen
- Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklık, Çare, Sistem, Yolculuk, Defa, Erkân, Ezgi, Gaye, Hat, Hız, Kere, Kez, Maksat, Metot, Minval, Muamele, Reçete, Sefer, Sırat, Suret, Şekil, Tarz, Uğur, Usul, Vadi, Yöntem, Araç, Nizam, Tutum, Gidiş, Amaç
- Defansif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunmalı
- Sükûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
- Haklılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevlilik
- Aile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale
- Sarkıntılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşma, Tecavüz
- Cisim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Gövde, Beden, Vücut, Varlık
- Tor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ağ, Çekingen, Ham, Toy, Utangaç, Yabani, Görgüsüz, Eğitilmemiş, Yabanıl
- Durağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabit, Yerli, Hareketsiz
- Delil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz
- Kumkuma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çömlek
- Kıvançla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyetle
- Utangaçlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahcubiyet
- Zayıflamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, İncelmek, Kurumak, Süzülmek
- Şüphe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Şaibe, Şek, İşkil
- Demevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli
- Tanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- Sıkıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komprime; Düşük
- Acuze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocakarı
- Büyümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kabarmak, Palazlanmak, Serpilmek, Yaşlanmak, Yetişmek
- Emir Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komut Vermek
- Benimsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Çıkmak, Kabullenmek, Onaylamak, Tesahup, Isınmak, Katılmak, Paylaşmak, Sarılmak, Tutmak
- Bükülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmek, Katlanmak, Yönelmek
- Yalınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Fobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkü, Korku, Yılgı
- Kamusal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maşeri
- Gündüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Çalkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
- Alıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktibas
- Salâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzelme, İyileşme, İyilik
- Alemdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayraktar, Sancaktar, Önder
- Şakadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
- Evcilleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak
- Tepesi Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Toka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmalık; El Sıkışma
- Şefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşfik, Sevecen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü