Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İşve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Eda, Naz, Kırıtma
- Ödev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
- Tertipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli
- Görmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz
- Pazarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
- Hepatit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılık
- Kanayaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Kadın, Yoksul, Zavallı
- Şehbender kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsolos, Elçi
- Presleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
- Dere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akın, Küçük Çay, Öz
- Dinlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatil
- Kıyam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkışma, Teşebbüs Etme; Ayaklanma
- Ahşap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
- Halayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Köle, Cariye
- Tanınan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruf
- Sarkıntılık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Görü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Müessis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu
- İçtimai Rey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Oyu
- Vukufsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Evirtim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akis
- Versiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarlama, Sürüm, Yorum
- Göğüslük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlük
- Derin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Koyu, Yoğun
- Kırıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaşmak
- Özürlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakat
- Beri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu Yana
- Yaçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fotoğraf, Kılık
- Rızk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doygu, Azık; Nimet
- Hırtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Fezleke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Özet
- Birisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biri
- Havlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak
- Emlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Taşınmazlar, Gayrimenkul
- Şahsiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişilikli
- Başhekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baştabip, Sertabip, Başsagan
- Şavk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık
- Cari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akan, Akar, Geçerli, Yürür, Yürürlükte Olan, Olagelen, Geçen
- O Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öte
- Muştu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
- Mahkûm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümlü, Mecbur, Cezalı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü