Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İşkembe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçalat, Mide
- Rabıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağ, Bağlantı, Düzen, İlgi, İlişki, Komünikasyon, Sıra, Ulaşım, Tutarlık
- Sığırtmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Çobanı
- Tevzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtma, Üleştirme, Tevziat, Yaydırma, Yayma
- Otorizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirme
- Bel Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Zamanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplamak, Nazara Almak
- Tefekkür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
- Spermatozoit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
- Papağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dudukuşu
- Tecemmu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
- Kutup Yıldızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir Kazık
- Peygamber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Nebi, Elçi
- Şefkatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen, Müşfik
- Uzaklaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Azletmek, Çıkarmak, Kovmak, Kurtarmak, Sökmek
- Örtbas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek
- Müebbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Ömürlük, Yaşadıkça
- Loda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Küme, Yığın
- Ekseriya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Genellikle, En Çoğu, Çoğun
- Südremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş Olmak, Esrimek
- Kama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hançer, Takoz
- Ölümsek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümcül
- Müzd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ücret
- Anayasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Esas Kanun, Konstitüsyon, Temel
- Şarkşinas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsteşrik
- Yeti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Meleke, Bellek, Edebilme Gücü, Kuvve
- Havuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Yerkökü
- Kene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakırga
- Gark Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Celp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirtme, Çağrılık, Kendi Üzerine Çekme
- İşbirliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşriki Mesai
- Facia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
- Köklü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Kahpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek, Fahişe
- Emekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşçi, Zahmetkeş
- Kuyu Anası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü, Umacı
- Kedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Pisik, Pişik
- Swift kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı
- Üstenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
- Evvel Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Taklitçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü