Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İşare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İma, Telmih
- Haz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Lezzet, Zevk, Hoşlanma
- Cerrah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör, Yarman
- İliklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğmelemek
- Cengâver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Cenkçi, Savaşkan, Vuruşkan
- Arkalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Boy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destan, Kabile
- Mezhep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş
- Tarifli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlı
- Tahrip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yıkmak
- İleti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesaj
- Natür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğa
- Oyunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
- Sağman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağılan, Sağımlı, Sütlü
- Bölmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksim Etmek, Pay Etmek, Üleştirmek, Bölüştürmek, Parçalamak, Dağıtmak, Ayırmak, Kesmek
- Zararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
- Yanar Döner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Janjan
- Balkon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hayat
- Sançmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Saplamak, Rekzetmek
- Hoşlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haz, Teveccüh
- Şaplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
- Hamasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık
- Dağarcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellek
- Beğenilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedii, Maruf, Mazbut, Zarif
- Flavta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Flüt
- Etli Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Bateri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davul
- Matador kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa Güreşçisi
- Baskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
- Yaratık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahluk, Canlı
- Dedikodu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laf, Lakırtı
- Ana Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okyanus
- Mertebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Kat, Rütbe, Safha, San, Basamak, Yalım
- Parlamento kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay
- Zar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Çeper, Perde
- Şiddetlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekiştirme
- Tekellüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
- Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Sızı, Dert
- Spikerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmanlık
- Daraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar
- Minimum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asgari, En Az, Azra, En Aşağı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü