Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İstisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksılık, Ayra, Ayrama, Ayrı Tutma
- Ziyaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Yatır, Türbe, Görme, Göret, Görüş
- Ot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, İlaç, Zehir
- Mazmunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kof
- Esen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıhhatli, Sağlam, Güçlü, İyi, Selamet, Sağlıklı, Salim
- Genlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
- Ateş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Od, Nar, Acı, Coşkunluk, Hınç, Hırs, Öfke, Tehlike
- Satıcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayilik
- Domuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınzır
- Masuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunulmazlık
- Uygar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Çağdaş, Medeni, Medenî
- Ozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Şair
- Nafaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimlik
- Esmer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğday, Yağız, Konur, Kara, Karaca
- Tektük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az
- İkircim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Şeref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onur, Ün
- Sevimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antipatik, İtici
- Sos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salça
- Grado kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece
- Kulüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pakt
- İncimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Kırılmak
- Sançmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Saplamak, Rekzetmek
- İcap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Kök kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cins, Dip, Esas, Havuç, Kaynak, Köken, Nesep, Sap, Şişman, Temel, Üs
- Kabız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peklik, Makbuz, Kavrama, Tutma
- Başeğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Başeğim, İtaat, Teslimiyet
- Çelmelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Badalak Vurmak
- İthal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alım
- İsteyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli, Bile Bile, Kasten, Kasti, Mahsus
- Suç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata, Kabahat
- Vermemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Plaçkacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
- Leşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asker, Ordu
- İman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
- Suyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filigran; Ark
- Teoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilim
- Senelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
- Sosyolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimci
- Betimlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasvir Etmek
- Ezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü