Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İstismarcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücülük
- Bakı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teftiş, Fal
- Biçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Doğramak, Ayırmak, Bölmek, Hasat Etmek, Çalmak
- Set kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Grup, Kaş, Seki, Takım, Bağla, Sedir, Çıkıntı, Bölüm
- Sardalya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş Balığı
- İmrenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta
- Empülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuru
- Komedyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldürmen
- Sakatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Kusur, Yanlış
- Seyahatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezilik
- Alabildiğine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami
- Nefeslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üflemek
- Kafatası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelle
- Muaflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık
- Piyasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortalık, Pazar, Çarşı Fiyatı
- Perakende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekten, Dağınık, Perişan
- Rastoluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diletlik
- Enerjik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Erkel, Acar, Aktif
- Motto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkesöz, Slogan
- Sınaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
- Abırsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsizlik, Hayasızlık, Utanmazlık
- Ankebut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Birlikte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraber, Beraberce, Birge, Bir arada, Hep beraber, Yanında, Beraberinde, Bile, Müşterek, Ortaklaşa
- Yanılgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Sehiv, Yanlış
- Konuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konum
- Savak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak
- Armağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr
- Rulo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pasta, Tomar
- Adamcıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Evcil, Ehli, Munis
- Yeke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman, Vekil
- İcazet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, İzin, Müsaade, Onay
- Sakince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usulca, Sakin
- Hareket Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Deprenmek, Oynamak, Yapmak, Yürümek
- Korniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti Pervaz
- Mucrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Hububat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl
- Malumatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Kitapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risale
- İmkânlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapasite
- Yöntemince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmen
- Bel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü