Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İptila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Müptelalık
- Bilhassa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Hele, Her Şeyden Önce, Başta, Özellikle, En Çok, Mahsus, Alelhusus, Hususiyle
- Atraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Gübür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
- Görgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe, Terbiye, Adabımuaşeret
- Program kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlence, Bağdarlama, Tasarı
- Tebessüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülümseme, Gülücük
- Koklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokmak
- Deli Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Patavatsız
- Değerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
- Bayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Hatun, Kadın, Karı
- Öge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahi; İlke, Unsur, Eleman
- Kuluduk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Deli
- Barometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer
- Yakut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saha
- Argo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yozdil
- Beğenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rağbet
- Ayan Beyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besbelli, Apaçık, Açık Seçik Bir Biçimde
- Budalalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Acımasızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulüm
- Devamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütemadiyen, Sürekli, Temelli
- Kavlıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
- Bir Cinsten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecanis, Bağdaşık
- Riayetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Lehim Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehimlemek
- Köylük Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Sezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Mevsim, Dönem
- Uhde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenme, Görev, Sorumluluk
- Ayrımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı
- Tanen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazı Tozu
- Kararlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin
- Boşuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abes Yere, Beyhude, Boş Yere, Gereksiz, Nafile, Nahak, Yararsız Yere, Tevekkeli
- Mızıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızıldanmak
- Müzeyyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş
- Konu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahis, Husus, İş, Laf, Mevzu, Sayfa, Sermaye
- Tutarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
- Fersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk
- Ehliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki
- Acılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak
- Artı Uç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anot, Pozitif Elektrot
- Parafin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü