Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İptidai Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkokul
- Atımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hallaç
- Ferih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
- Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Hasım
- Pekiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleştirmek, Katılaştırmak, Sağlamlaştırmak, Beslemek, Sertleşmek, Tahkim Etmek
- Filika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cankurtaran Sandalı
- Kurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Çalım, Gösteriş, Gurur, İs, Kasıntı, Kuruluş, Müessese, Tekebbür, Tesis, Büyüklenme, Azamet
- Güdülenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motivasyon
- Mera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Minval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Tarz, Yol
- Safkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıkan
- Küf Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küflenmek
- Dayanıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Güçsüz, Yufka
- Baki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz, Kalıcı, Kalımlı, Kalan, Sürekli, Daimi, Öteki
- Aydınlatılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münevver
- Yalınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadeleşmek
- İlahiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Bilimi
- Tilmiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
- İnikâs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
- Kıstırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- Taayyün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Temelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimî, Devamlı, Kalıcı, Sürekli, Tamamen
- Fiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz
- Sopalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek
- Nan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek
- Sponsorluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destekçilik
- Örenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harabelik
- Haksızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizce
- Söz Temsili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Gelişi
- Kayırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himmet, İltimas, Koltuk
- Babalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Sövme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
- Aldatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırmak, Avutmak, Dolandırmak, Oyalamak, Oynamak, Tavlamak
- Saf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız
- Çiğit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
- Bade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süci, İçki, Şarap
- Cihangir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fatih
- Zühal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekendiz, Satürn Venüs
- Tabiilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğallık
- Mukadderat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı, Talih, Alın Yazısı
- Sıkıyönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örfi İdare
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü