Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İnkılâp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşüm, Devrim, Islahat, İyileştirme, Reform, Geçiş, Evrim
- Saylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Önem Vermek, Saymak, İtibar Etmek
- Meydanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pist
- İka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Yapmak
- Yavaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı Olmayan, Ağır, Asta, Alçak, Hafif
- Hurdahaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paramparça
- Soylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil, Asaletli, Kerim, Necip, Kişizade, Asıllı, Kibar
- Pist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydanca
- Bikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Bekâret
- Melul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Hizmetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahdem
- El Sürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
- İllüzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözbağı, Yanılsama
- İstifra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Yazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muharrir, Edip, Kalem, Müellif
- Vakur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ciddi, Veznin, Yalımlı, Onurlu
- Yâddaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatır
- Kotarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Bitirmek, Boşaltmak, Hazırlamak
- Müezzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezancı
- İnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
- Çöp Tenekesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Kötü
- Müteahhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenici, Bağıtçı, Üstlenici, Üstenci
- İyimser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nikbin
- Kanaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Spikerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmanlık
- Nedret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Seyreklik
- Serpilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
- Sonlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitimli, Fani
- Buton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğme
- Bağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs, Ahşa, Ciğer, Döş, Sine
- Yuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuf
- Lösemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan Kanseri
- Güldeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçki, Buket, Antoloji
- İzaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak
- Kırba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matara
- Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
- Çardak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Talvar, Kameriye
- Pazarlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırışmak
- Muteber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Geçerli, Güvenilir, Saygın, Yalımlı, İnanılır
- Pragmatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsal
- Barama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koza
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü