Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İlkgüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylül
- Takım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem
- Tantanalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Görkemli, Patırtılı
- Yanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşmak, Çabalamak, Parıldamak, Parlamak, Çok İstemek, Çabalamak, Çok Üzülmek, Çok Sevmek
- Hakim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıç, Başat, Yargıcı, Bilge, Filozof
- Toplanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecmu, Toplu
- Kazalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
- Bereket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gürlük, Ongunluk, Artağanlık, Yağmur
- Gelgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici
- Çıdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabır
- Afallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırmak, Garipsemek
- Hır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Dalaş
- Muharip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı
- Kıymetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Yöntemince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmen
- Pedikür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakbakımı
- Bildiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, Tebligat, Beyanname, Beyanat
- Tecrübî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel, Uygulamalı
- Havmana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çayırlık
- Kabul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Beğenmek, Demek, Gelmek, Saymak
- Deniz Boyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil
- Bey Soylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil
- Tembih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
- Bertilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek, İncinmek, Morarmak
- Obaştanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahur
- Turkuaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firuze
- Orijin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken
- Nüfuz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Geçmek, İşlemek, Sinmek
- Uzak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak
- Sefih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Uçarı, Düşkün
- İm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Eser, Gösterge, İşaret, Telmih, Belirti, İz
- Başkalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek, Farklılık Kazanmak, İstihale Etmek, Bozulmak
- Çakı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cep Bıçağı
- Semiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökelen, Şişman
- Kocalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
- Materyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
- Kıvrıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Kıvrım
- Maalmemnuniye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyetle
- Eğrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Su Çevrintisi, Girdap
- Şebnem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
- Solunum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü