Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İkon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapıncak
- Bigâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Aldırışsız, Yad, Yabancı
- Teleobjektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzmercek
- Dayanak Noktası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
- İşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Etkilemek, Geçmek, Gitmek, Nakışlamak, Yürümek
- Ivır Zıvır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefengiyat, Küçük, Lakırtı
- Adına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına, Namına, Yerine
- Eğitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek
- Tokat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalak, Sille, Şamar
- Kurcalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak, Araştırmak, Deşmek, Eşelemek
- Hareketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinimli, Aktif, Atak, Canlı, Faal, Kıvrak, Oynak, Devingen, Müteharrik
- Rivayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylenti
- Seyelan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akma, Akıntı
- Gülmeceli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
- Yadigâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Andıç, Anı, Armağan, Hatıra, Andaç
- İncimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Kırılmak
- Cenup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney
- Yansımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Ulaşmak, Vurmak, Tepmek
- Tıraş Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jilet
- Kelepçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilezik, El Kandalı
- Lütfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Söylemek, Vermek, İhsan Etmek, Bildirmek, İzin Vermek, Müsaade Etmek
- Tüketilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Söz Açmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahsetmek
- Gafilce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymazca
- Hemfikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar, Aynı Düşüncede, Aynı Görüşte, Oydaş
- Arkasında Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Çalakalem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Durmadan Yazarak
- Tüymek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak, Yayınmak
- Mosmor Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak
- Cezrî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Tepirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemek
- Bilerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Kasti, Mahsus
- Taban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aya, Dip, Döşeme, Kaide, Oturak, Ökçe, Temel, Yaradılıştan, Zemin, Alt
- Mağlup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenik
- Yanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafgir
- Tasfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma, Temizleme, Ayıklama, Özleştirme
- Eşlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekvator
- Sarıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıasma
- Merhametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdanlı, Acıyan, Müsamahakâr
- Karşıtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
- Akis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı, Yansıma, Tepke, Zıt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü