Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İhtiyat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak
- Yapak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapağı
- Hala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Teyze
- Evliya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Eren, Yatır, Veli
- Leyli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatılı
- Fiyatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalı
- Duyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı His, Hasse
- İtinasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özensiz, Gelişigüzel, İhmalkâr, Vurdum Duymaz
- İndirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kapamak, Kırmak
- Öpüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük
- Diyelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehçe
- Dalgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
- Elçekme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feragat
- Eprimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhilal Etmek; Bozulmak; Yumuşamak; Erimek
- Zımbalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
- Tosun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruk
- Ağabey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abi, Aka, Ağa, Efe
- Tezkere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Pusula, Betik
- Hararet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklık, Coşkunluk, Isı, İsilik, Susuzluk
- Santralci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Santral
- Takip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleme, Kovalama, Kovuşturma
- Zaman Aşımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre Aşımı, Müruru Zaman
- Avadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demirbaş
- Emin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak
- Ayak Oyunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Borçlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
- Müşteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Alımcı, Haridar, Satın Alan
- Bibliyografya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
- Esef Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak
- Stadyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Spor Alanı
- Güney kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenup
- Küçümencik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük, Küçük
- Çıvgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz
- Takılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
- Tatbikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Deneştirme
- Konstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı, Kurgu
- Müstebit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Teberru Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Kalaylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövmek
- Yanlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepine, Eğrisine, Köndelen, Yanlamasına
- Büküç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü