Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İbadetgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
- Limanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Yatışmak
- Hırsız Anahtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maymuncuk
- Kan Basıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Korkusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız, Yürekli
- Marangoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dülger
- Samankapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- Laborant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneylikçi
- Kalıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miras
- Bilinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ, Şuur, Zihin
- Yarayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
- Salgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, İstila, Müstevli
- Örtbas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek
- Mutaassıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
- Geçişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesirli, Nesneli, Müteaddi
- Katot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksi Uç, Negatif Elektrot
- Faks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
- Ümranlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
- Gözü Pek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılgan, Cesur, Yiğit, Korkusuz
- Munsap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Kavşak
- Laso kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kement
- Testis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşak, Erbezi, Torba
- Kurun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ
- Kıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
- Kalker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı
- Uzaklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak
- Ahşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır
- Bunaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Sıkmak
- İncelmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham
- Kasti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten
- Müteessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış
- Portbagaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj
- Sefir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
- Çökmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Göçük, Pinpon
- Kifayetlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktifa
- Cafcaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şatafat, Gösteriş, Şirret
- Gedik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı
- Car Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haykırmak
- Sevinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyet
- Bezginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usanç
- Gösterişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlı, Güzel, Ağır, Ağırbaşlı, Görkemli, Lüks, Oturaklı, Zengin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü