Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Üdeba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edipler, Yazarlar
- Sesli Uyumu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü Uyumu
- Samimiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik
- Müzaheret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
- Bitaraflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansızlık
- Gır Gır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komik, Matrak
- Dava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, Sevgili, Sorun, Ülkü, Konu, Sav, Mesele
- Mağdur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıygın
- Coşkun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Ateşli, Heyecanlı
- Çiftçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı, Ziraatçı, Rençper, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi, Ekinci
- Kanser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmebeni
- Ürün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıt, Önüm, Eser, Hasılat, Mahsul, Meyve, Semere
- Çalma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibrit, Makas
- Kalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keyfiyet, Nitelik, Vasıf
- Sefih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Uçarı, Düşkün
- Bidayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlama, Başlangıç
- Zühal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekendiz, Satürn Venüs
- Sayılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygın
- Anide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Revalüasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer Artırma
- Savmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırmak, Defetmek, Kovmak, Savuşturmak, Atlamak, Geçirmek, Geçmek
- Bacanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost
- Ezelî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Öncesiz
- Gine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gene, Yine
- Gözlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahede, Rasat
- Akar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıcı, Akışkan, Sıvı
- Asma Bıyığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sülük
- Dükkâncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı, Bakkalcı, Esnaf
- Pekitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekit Etmek, Tevkif Etmek
- Çığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kar Uçkunu
- Çokça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla
- Sulugözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
- Takdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenme, Yazgı, Değer Verme, Önemseme
- Edepsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
- Sokmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saplamak, Tıkmak, Zehirlemek
- Ozanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şairane
- Rabıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bağlama, Bent
- Feodalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik Sistemi
- İnsicam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgünlük, Tutarlık, Bağdaşım
- Koridor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dehliz, Gezinti, Beçenek, Dar Geçit, Geçenek
- Nezdinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanında, Katında
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü