Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Özlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veciz
- Çala Çukur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarampol
- Nehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irmak
- Krank kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dingil
- Hükmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakem Kararıyla
- Türel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
- Plaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal, Çimerlik, Kumluk
- Alaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halita
- Takaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlama, Başa Kakma
- Eksiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Eksi, Kusur, Noksan, Şaibe, Zaaf
- Sayma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ad, Telakki
- Rahmetli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Salat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namaz
- Kazanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nail
- Gündelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yevmiye
- Hamam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banyo, Sıcak, Arınak, Yunak, Isıdam
- Rastoluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diletlik
- Totemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onguncu
- Ukde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm, Yumru, İçe Dert Olan, Acı
- Tıknaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkız, Toplu
- Özenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özen
- Tarif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlamak
- Küçücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufacık
- Şer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Fena, Kötü
- Bürümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek
- Giyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi
- Vestiyerci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılıkçı
- Kaplam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Şümul
- Kısıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırmak, Sınırlamak, Tahdit Etmek, Hacir Altına Almak
- Kuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf
- Cezire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ada, Aral
- Sevişmezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet
- Mukaddes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Veli
- Korkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Ürpermek, Yılmak, Dehşete Kapılmak, Endişe Etmek
- İsabetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde
- Haber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havadis, Bilgi, Salık, Söylenti, Sorak, Yenilik, Yüklem, Salkı, Uçar
- Farklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- Satlıcan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zatülcenp
- Sadedil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Saklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza
- Dinleme Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü