Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ölçülülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtidal, Ölçülü
- Kurk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuluçka
- Yurtlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskan Etmek
- Dâhil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
- Muhafazakârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuculuk
- Tellallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığırtmaçlık
- Zamazingo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Metres
- Makine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araba, Kılga, Otomobil
- Panorama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörü, Geniş Görünüş, Genel Görünüm
- Yurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatan, Memleket, Diyar, Dar, El, Emlak, İl, Konut, Mekân
- Anıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezdirmek, İma Etmek, Telmih
- Acilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak, Hemen
- Nitelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakterize Etmek, Tavsif Etmek, Vasıflandırmak
- Yuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuf
- Eksiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Eksi, Kusur, Noksan, Şaibe, Zaaf
- Baş eğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
- Yukaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semer
- Mütehammil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
- Direnç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavemet; Rezistans
- Göden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe
- Çapraşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girift, Karışık, Muğlak
- Pare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kısım, Parça, Tane
- Yavaşça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usulca
- Göz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn
- Gidişat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Davranış, Tutum
- Fazlaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokça
- Part Time kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarımgün
- Çirkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş
- Mekir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Seyyare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezegen
- Mukavva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karton, Kapak
- Rötar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
- Tersinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiddetlenmek
- Vurgulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazara Çattırmak, Belirlemek, Damgasını Vurmak
- Mezür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- İthaf Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adına Sunma, Armağan Etme
- Nüzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, İnme
- Alacakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saksağan
- Ten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Deri, Et, Vücut
- Peruka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma Saç
- Ahval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durumlar, Hâller, Olaylar, Davranışlar, Vaziyetler
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü