Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çevir Sesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinyal
- Katilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
- Sarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solgun, Soluk
- Bayakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deminki
- Daimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Temelli, Kalıcı, Baki, Gedikli
- Tretuvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım
- Mezür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- İflas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Saflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safiyet
- Mebus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili, Saylav
- Yanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Etrafını Alarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
- Müşteki Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Azmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölcük, Bataklık, Taşkınlaşmak, Kirincimek, Hızlanmak, Kabarmak, Taşmak, Taşmak
- Hezimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Darmadağın Olma, Tarumar Olma, Yenilgi
- Direkt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Birbaşa, Düz, Duraksız, Doğruca, Dolaysız, Aracısız
- Aziz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Eren, Sevgili, Sayılan, Kutsal, Değerli, Gözde, Şirin
- Husye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torba
- Yave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğazlık, Cefengiyat
- Güman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaibe, Şans, Zan
- Duyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı His, Hasse
- İnsafsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdansız
- Toka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmalık; El Sıkışma
- Eşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Veriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Erköyünleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarmak
- Şehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belde, Kent, Memleket, Büyük Kent, Şar
- Minimini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük
- Meme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs
- Sıfıra İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak
- Pilleken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak
- Çatal Ağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delta
- Vade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühlet, Süre, Mehil, Erim
- Abalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abapuş
- Milimi Milimine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam
- Silahçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusatçı
- Kindik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göbek
- Ezbere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Ezberden
- Levazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Araç
- Sıvaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak
- Gedikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü